20 Nisan 2008 Pazar

GeCeN hAfTa bErLiN'dE IV

Sirada Almanya'nin en önemli sembollerinden biri olan Brandenburger Tor vardi. Bence büyük bir talihsizlikti günesin arkasindan batmasi. Güzelim aksam üstü saatlerinde gözümüzle gördügümüz öylesine güzelken, fotograf makinesinden cikan böyle karanlik bir foto oldu.

Nitekim meydandan cikinca arkasi dönük daha güzel bir sekilde fotografladik kendisini :)


Turistik amacla servis veren at arabalarinin ve simsiyah at'larin ihtisami görülmeye degerdi... Dikkatimi ceken bir detay da, her yeni müsteri grubundan sonra, atlarin dinlendirildigi, sevilip oksandigi ve önlerini su kovalarinin konuldugu idi. Gösterinin bir parcasi miydi yoksa samimi miydi bunu hic bilemeyecegim tabi ki...
Bu ata asik oldum desem, hic abartmis olmam. Yelelerini bir savurusu vardi, insanlar ona bakarken, iste bittigim an o an oldu...

Meydanin bir kösesinde sokagin asi cocuklari dans ediyorlardi. Ama ne calisma, ne emek...
Takdir etmek ve ters cevirdikleri sapkalarina bu güzel gösterileri icin tesekkür koymak gerekti :)
Tam meydandan ayrilacagimiz sirada, koskoca bir limuzin geldi. Bir anda meydandaki tüm insanlar etraflarini sardi, arka kapi acildi ve merakli gözlerin önünde bir gelin ve bir damat alkislar esliginde indiler. Onlar da fotograf cektirmeye gelmisler meger...

Gelin görünce hic dayanamayan ben hemen incelemeye basladim tabi.Bir yandan inceliyorum, bir yandan bloguma koymak icin güzel bir an yakalamya calisiyorum. Ne duysam begenirsiniz, gelinin erkek akrabalarindan biri digerine seslenmesin mi, sende 5'lik bozuk var mi diye :)))

hahahah! ay cok ilginc bir an oldu bu benim icin, gelin türkmüüsss! :)
Meydanda gezinen kim olduklarini anlamadigim siyah kostümlü adamlar da karenin icine girince benim icin ilginc bir poz oldu bu...

Sonra meydandan ciktik ve parlamento binasina dogru yürüdük. Iki meydanin ortasi sayilabilecek bir yerde, 'hatira treni' diye kamyonumsu bir motorlu aracin kasasina kara tren süsü verilerek kurulmus bir sahne vardi... Bir de müzik yapan grup ama sonuna yetistik, gelini seyredecegim diye tutturunca daha anlamli bir gösteriyi kacirdim.

Ön taraftaki pankart üzerinde 1,5 milyon cocuk ve genc insanin (yahudinin) naziler ve zamanin demiryollari tarafindan toplama/yoketme kamplarina tasindiklari ve orada öldürüldükleri yaziyordu. Ve bu trenlerin tüm avrupada aktif oldugu... O insanlarin anisina verilmis bir konserdi oradaki de...

Parlamento binasinin önüne geldigimizde de benzer bir anit dikkatimizi cekti...

Bu fotografta görülen plakalardan her biri, naziler tarafindan öldürülen 96 adet karsit görüslü milletvekilini simgeliyor.
Yaklasip üstten baktigimizda her birinin isimlerini ve hangi partiden oldugunu görebiliyoruz.


Bu üzücü iki noktadan sonra artik Berliner Ensemble'a ugrama ve aksamüstü gezimize devam etme zamani gelmisti...

2 yorum:

yaban dedi ki...

dediğin gibi gerçekten brüksel'deki zafer kemerine benziyormuş.
bir de o ne güzel at öyle, uzun yeleli filan, pek hoş..

Demet dedi ki...

ah Yaban, sen bir de fotografi yerine kendisini görmüs olsaydin... Hala gözümün önüne hayali geldikce etkileniyorum...