9 Mart 2008 Pazar

Mandarin Bar misin Casino musun nesin :))



Dünkü bisiklet antrenmanimizi evimizin yakinlarindaki bir 'yaslilar evi'nin kocaman bahcesinde yaptik. Calismamiz sirasinda bir ara, ani bir fren yapmam gerektigini dü$ündüm ve sol diz kapagimi sertce bisikletin ön tarafina carptim (aslinda kaba tabir gecirdim desem, durumu daha iyi ifade edebilir).

O anda canim cok yanmasina ragmen, 2-3 dakika sonra hic bir $eycigim kalmamisti cünkü ille de devam etmek istiyordum. Cünkü artik bisikleti, esimin arkamdan ittirmesine gerek kalmadan kaldirabiliyor, durmak istedigim zaman sorunsuz durabiliyor hatta sol ya da sag taraftaki sokaga bile sapabiliyordum.

Yarim saat ya da kirk dakika kadar daha calistiktan sonra, markete gittik biraz alisveris yaptik (cünkü pazar günü her yer kapali) ve eve döndük. Binadan iceri girip merdivenleri cikma sirasi geldiginde diz kapagimin harap durumda oldugunu anladim cünkü dizimi bükmem gereken zamanlarda (mesela merdiven cikarken) coook fena canim yaniyordu.
Eve girdik ama bir yere carpilan dize ne yapilir bilemedik. Carpmanin üzerinden zaman gecmisti, buz koymali miydik acaba? Ya da sicak mi tutmaliydik... Demek hala teknolojinin kölesi olmami$iz mi demeliyim, sapsalligimiz mi tuttu demeliyim bilmiyorum ama en basit carelerden biri olan google'dan aratip ne yapilacagini bulmayi da akil edemedik. :)


Neyse... Gecer dedim :)

Aksam burada SIK gorustugumuz arkadaslarimiz aradi, daha önce sözünü ettigim müstesna eglence semtimiz (!) Reeperbahn'da Mandarin denen bir bar var imis, orada da gece güzeel bir program var imi$ duyduk ki... Aslinda dizim yüzünden disari cikacak, yürüyecek ve yahut dans edecek bir durumda degildim ama sonra iyi gelir bosveerr dedik ve ciktik.

Romanlardan olusan bir muzik grubu ve Goran Bregovic'in olan ya da olmayan bir yigin balkan roman muzikleri... Sahne ve atmosfer asagidaki gibiydi.




Türk de cok vardi ama türk olmayan da cok vardi, buna ragmen insanlar bir güzel eglendi anlatamam. Sanirim organizasyonu yapan da bir türkmüs, bu nedenle program bittikten sonra oynak türk $arkilari calmaya basladi. Mesela mi?

:)

Bir tas attim pencereye tih deedi, anasi cikti kizim evde yooh dedi voayy voayy (ibo'dan)

Davut Güloglu'ndan Ne oldi sagaa ne oldi boyle nerde eski tas firin erkegi, bir anda oldun light erkegi :))

Sonra, cakkidiydi, sezendi derken off ne geceydi dedirtecek bir gece oldu. Tabi baslarda dizim daha kotu olmasin diye kendimi uzun süre tutan ben, belli bir yerden sonra amaan diyerek kendimi piste attim. Güzeldi, puhhh! :)

Hiç yorum yok: